18 Mart 2012 Pazar

Ünal Aysal

"Başarının % 35'i enerjidir. % 35'i bilgi, beceri... % 30'u ise şans... Ama o % 30 olmadan da başarı olmuyor..."

     Ailesinin bütün bir hayatı işte bu şans faktörü üzerine kurulu olan (Baba İbrahim Polat, dönemin Başbakanı Adnan Menderes'in Etiler'deki dairesinin bulunduğu apartmanın kapıcısı olmasaydı acaba ne olurlardı?) Adnan Polat'ın "Ben her şeyi bilirim" Narsizm'inden sonra gelen yepyeni bir "anlayış" bu...
    
"Ben her şeyi bilsem de şansım yoksa başarı da yoktur"...
Bu ne demek midir?..
Yok efendim?..
Asla "teslimiyetçi" bir "kadercilik" değildir...
Bu; "Mütevazılıktır"...




Arkadaşım vasıtasıyla girmiş olduğum www.hocam.com adresini herkese tavsiye ederim. Üniversite öğrencilerini bu denli düşünen, bizlere bu kadar güzel bir sosyal ağ hazırlayan kurucularınada teşekkürlerimi sunarım. 
   


Fenerbahçe Neden Kurucusunun Adını Hiçbir Tesise Vermez?

 

Galip Kulaksızoğlu, Galatasaray Liseli ve aynı zamanda Galatasaraylı bir futbolcudur. Kulaksızoğlu aynı zamanda Fenerbahçe’nin kurucularındandır.
Nasıl mı?
Galatasaray’ın eski yöneticilerinden Avukat Haluk Uğur’un rahmetli Ali Sami Yen’in ağzından aktardığına göre, Galatasaray Lisesi’nde öğrenci olan ve futbol takımında da oynayan Galip, bir gün Ali Sami’ye "Galatasaray’a rakip olacak bir Türk takımı daha olsa ne kadar iyi olurdu..." der. Ali Sami de "Buna sen önayak olsana." karşılığını verir ve Galip’in takımdan ayrılmasını onaylar. Galip böylece Fenerbahçe’nin kurulmasına destek verir. Bu destekle Fenerbahçe Galip Bey öncülüğünde, karşı tarafta Kuşdili’nde "Sütçü Bulgar"ın kulübesi tabir edilen mekanda kurulur. Yeni yetme bir kulüp olan fenerbahçenin büyümesinde, -Galatasaray’a rakip olamasa da- Rum takımlarına rakip olmasında büyük emeği geçer.
Hem GS futbolcusu, hem de FB Başkanı
      Galip Kulaksızoğlu, 1911 yılında Fenerbahçe’de başkanlık yaparken, bir yandan da Galatasaraylı olduğu için, Galatasaray’ın bazı önemli maçlarında oynar.
Türk futbolu yurt dışına ilk kez 1911 yılı Eylül ayında çıktı. Ve bir Türk takımı, Avrupa sahalarında ilk maçını 11 Eylül 1911 günü, Macaristan’in Kolojvar kentinde, bu kentin adını taşıyan Kolojvar takımıyla yaptı. Bu takım Galatasaraydı, kadrosu da şöyleydi: Ahmet Robenson, Neşet, İsmet, Cevat, Hasan, Bekir Sıtkı Bircan, Dalaklı Hüseyin, İdris, Celal (şehit), Galip Kulaksızoğlu, Emin Bülent Serdaroğlu

     Yine bu maçta Galatasaray forması giyen Dalaklı Hüseyin’in, 1907’de, futbolun ne olduğunu çözmeye çalışan toy delikanlılardan oluşan fenerbahçe futbol takımının ilk antrenörü olduğunu da belirtelim... Bir başka Galatasaraylı yani.. Tesadüf mü sizce?

     Bu arada sadece Galip Kulaksızoğlu değil Hamit Hüsnü Kayacan da Galatasaray kökenlidir. Ali Sami Yen Galatasaray’dan Fenerbahçe’ye geçenlerin isimlerini şöyle anar : "Fenerbahçe’yi takviye etmek ve bir rakip yaratmak için bizden ayrılan Hasan Fuat, Hamit Hüsnü, Hasan Kamil, Galip, İsmet, Hikmet gibi arkadaşlarımıza gücenmedik ve onları sevmeye devam ettik." 



          "Eski Galatasaray asbaşkanlarindan Avukat Haluk Uğur sordu: "Bilir misin Fenerbahçe niçin kurucusunun adını hiçbir tesisine vermez, özellikle de o çok gurur duyduğu stadına..." Diğer bir sorusu ise "Nasıl olur da, hemen hemen her Fenerbahçeli Galatasaray’ın kurucusu Ali Sami Yen’i bilir de, nedense Fenerbahçe’nin kurucusunun kim olduğunu bilen bir Galatasaray’lı bulmak bir yana, bir Fenerbahçe’li bile bulmakta zorluk çekersiniz." Haluk Uğur’a göre Fenerbahçe bile bile kendi tarihini tahrif etmiş bir kulüptür. Bunun sebebi ise, bir Galatasaray Liseli’nin gerçek kurucuları olmasıdır. (Galip Bey) 

Cimbom Nereden geliyor?

         Galatasaray Spor Kulubü nün kurulduğu 1905 yılından itibaren bazı sloganlar kuluple özdeşleşmiş ve tarihsel bir boyut kazanmıştır.Bu sloganlardan en ekisi Galatasaraylı Ruşen Eşref Ünaydın a ait olan :"Dayan galatasaray" sloganıymış .1924 yılından itibaren yepyeni bir slogan "RE RE RE RA RA RA GALATASARAY GALATASARAY CİM BOM BOM ".mektepli mektepsiz binlerce galatasaraylı artık bu sloganla takımı coşturmaya başlamış.Bu sloganı Türkiye ye getiren Sabit Cinol dur. Cinol eğitim için gittiği İsviçre de aynı zamanda futbol oynuyordu Futbolcusu olduğu Servette kulubünün sloganından esinlenen Cinol bu sloganı galatasaraya uyarlamış ve bu adptasyon çalışması kulüp ve geniş çevrelerce benimsemiş.75 yıllık bu tarihi slogan bugün Galatasaray ile aynı anlamı taşımaktadır .

Bunları Biliyormuydunuz?


        Türk sporuna damga vuran ve Zıt Kardeşler olarak adlandırılan Galatasaray ile Fenerbahçenin yüzyılı geçen ezeli rekabeti, birçok ilginç olaya tanık oldu.102 yıllık ezeli rekabette ilk golü Galatasaraylı futbolcu Emin Bülent Serdaroğlu attı.
    

 17 Ocak 1909 tarihinde Papazın Çayırı olarak adlandırılan yerde yapılan ilk maçı 2-0 kazanan Galatasaray, ezeli rakibinden ilk 7 maçta gol bile yemedi.





 









(EMİN BÜLENT SERDAROĞLU  )

Fenerbahçe, Galatasaray karşısında ilk golü ve galibiyeti, ezeli rekabetteki 8. randevuda elde etti.


     4 Ocak 1914 tarihinde Union Club sahasında yapılan İstanbul Ligi maçını 4-2 kazanan Fenerbahçe, böylece ezeli rakibi karşısında yaklaşık 5 yıl süren suskunluğuna da son vermiş oldu.
   


 
  Sarı-lacivertli takım adına Galatasaraya tarihteki ilk golü ise Hasan Kamil Sporel attı.














(HASAN KAMİL SPOLER) 

17 Mart 2012 Cumartesi

Şükrü Saraçoğlu Stadının Ortasına Galatasaray Bayrağı Diken Adam



ULUBATLI SOUNESS
                                                                                                                                                                                                                             



Galatasaray Spor Kulübü Futbol Takımında teknik direktör olarak görev yaptı. Teknik direktörlük zamanında Galatasaray'da Turkiye kupasi sampiyonlugu yaşayan teknik adam. 


       'O bayrağın acısı çıkmaz' dedirten İskoç.Fenerbahçe stadının ortasına diktiği dev Galatasaray bayrağıyla her galatasaraylının kalbinde ayrı bir yeri vardır. 


       "Ulubatlı Souness" lakabını almıştır bahsedilen hareketiyle... 


        Sonradan bahsi geçilen bayraktarlık hareketini, yapmaya nice fenerbahçeli çalışmışsa da yaka paça sürüklenerek saha dışına alınmıştır. 









17.03.2012 Baroş'un direkten dönen şutu


An itibariyle kafamda defalarca tekrarlanan pozisyondur,günlerce rüyalarımda olacak olandır.Pozisyona; büyü var bunda büyü şeklinde yaklaşılacak,Galatasaraylıların fenerlilere siz hangi tarikata mensupsunuz?Hayır şartları eşitlemek için bizde girelim sorusunu sorduracak olandır.Topa,tamam direkten döndün ah be mübarek üç tane oyuncunun arasından nasıl geçiyorsun?diye çemkirilecek pozisyondur.Dünyanın en büyük gübre rezervinin Şükrü Saraçoğlu Stadı tribünlerinde oluşmasına sebep olandır.Aynısı fenere olsa iki direğe çarpıp akabinde jeneriklik golün geleceği pozisyondur.Arkadaki seyircilerin hareketsiz kalarak grafik hatası oluşturduğu pozisyondur.Fenerbahçeli yöneticilerin Lefter heykelinin yanına üst direk heykelini dikerken esinleneceği pozisyondur.Galatasaray'a bahis oynayanların ertesi gün rehabilitasyon yolunu tutmalarına vesile olan pozisyondur.Son olarak Murphy'nin uzaklardan bir yerden sırıttığı pozisyondur.